Astana Süreci…
Süreç bitti deniyordu.
Tahran liderler toplantısıyla yeniden canlandı.
Arkasından Erdoğan-Putin Soçi zirvesi.
Sonrasında ŞİÖ liderler buluşması.
Suriye konusunda alınan karar.
Normalleşme adımları.
Türkiye-Rusya-Suriye birlikteliği.
İstihbarat Başkanları ve Milli Savunma Bakanları,
Moskova toplantısı…
ABD RAHATSIZ OLDU
ABD çok rahatsız oldu.
Özellikle Suriye’de atılan adımlar.
Amerikalılar kendileriyle görüşen bir Türk’e,
“Ukrayna politikanız o kadar önemli değil.
Ama Suriye politikanızı kabul etmeyiz.
Seçimlerdeki tavrımızı etkiler” demişlerdi.
Açık tehditler savurmuşlardı.
Halkbank davasını da hatırlatmışlardı.
NE OLUYOR?
Her şey iyi gidiyordu.
Türkiye kendi çıkarlarına göre davranıyordu.
Bu durum AK Parti’nin oylarına da yansımıştı.
Oylarını artırmıştı.
Ama son günlerde tuhaf gelişmeler var.
Rusya, Dışişleri Bakanlarını Moskova’ya çağırıyor.
Türkiye ayak sürüyor.
Kimseyi tatmin etmeyen gerekçelerle gitmiyor.
Önceliği Amerika’ya veriyor.
Koşa koşa Washington’a gidiliyor.
NATO AŞKI
ABD eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton.
Trump onun için çok sert konuşmuştu.
“Washington’daki en aptallardan biri” demişti.
Bolton, Türkiye’ye karşı kampanya başlattı:
“Türkiye NATO’dan çıkarılmalı.”
Eş zamanlı olarak,
Milli Savunma Bakanlığı devreye girdi.
“Güçlü Türkiye, güçlü NATO” temalı video yayınladı.
PERİNÇEK’İN YANITI
MSB’nin videosuna,
Vatan Partisi lideri Perinçek sert tepki gösterdi.
“Güçlü NATO,
Türkiye’ye güçlü tehdit demek” dedi.
Yaşadıklarımız ortada.
Doğu Perinçek haksız mı?
NEREDE YAŞIYORUZ
NATO demek ABD demek.
12 Eylül’ün arkasında da,
15 Temmuz’un arkasında da NATO var.
Darbe iddianamelerinde açıkça belirtildi.
Darbe girişimini “NATO generalleri” yaptı.
Şu anda hepsi hapiste.
Irak’ın kuzeyinde üsler yaptılar.
Suriye’de Fırat’ın doğusundalar.
PKK/PYD devletçiği kurma çabasındalar.
Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ta,
Yunanistan’da, her yerde…
Namluyu Türkiye’ye çevirdiler.