Genel seçimler öncesi…
FETÖ çok
umutlanmıştı.
Firari FETÖ’cüler…
Türkiye’ye dönüş biletlerini paylaşıyordu.
Hüsrana uğradılar.
Ama işin peşini bırakmış değiller.
Zaaflardan yararlanmaya çalışıyorlar.
Her yerde “sızma” çabalarını artırdılar.
Üniversiteler en rahat ettikleri alan.
Rektörlerle ilgili iddialar herkesin dilinde.
FETÖ’nün “Akademi İmamı” Şerif Ali Tekalan.
Amerika’ya sığındı ama hala aktif.
Bazı rektörlerin raporları hâlâ ona gidiyor.
Atamalarda etkili.
YÖK nedense üzerine gitmiyor.
FETÖ dershane ve okullara özel önem veriyordu.
15 Temmuz sonrası hepsi kapatıldı.
Şimdi yeniden bu alana sızıyorlar.
Yeni yöntemleri ortaklık.
Edinilen bilgiler şöyle:
“Okullar için Türkiye’ye ciddi para soktular.
Ortaklarla çalışıyorlar.
İki üç ortaklı okullar.
Kamuoyunda Atatürkçü bilinen isimleri tercih
ediyorlar.
Para FETÖ’den, işletme şimdilik onlardan.
Zamanı gelince devre dışı bırakacaklar.”
Siyasi partilerde de çalışıyorlar.
AK Parti’de kendilerini gizleyenler…
Muhalefette açık faaliyet yürütenler…
Her partinin içindeler.
Harekete geçmek için fırsat kolluyorlar.
Bulundukları partileri örgüt için kullanıyorlar.
15 Temmuz sonrası talimat vermişti.
Kadrolarına “renklenin” demişti.
Diğer tarikatlara sızdılar.
Kimi Menzilci, kimi İlim Yaymacı, kimi Hak Yolcu, Süleymancı, …
oldu.
Emniyette, yargıda, diğer kurumlardalar…
Örgütsel faaliyetleri oralardan sürdürüyorlar.
Gerçek renklerine dönmek için uygun ortam bekliyorlar.
Altın Portakal Festivalinde yaşananlar.
Yarışmadaki “Kanun Hükmü” belgeseli.
FETÖ’cüleri aklama girişimi…
Aydınlık işin üzerine gitmeseydi…
Kamuoyunu uyandırmasaydı başarılı olacaktı.
Belki de ödül verilecekti.
FETÖ’nün “sızma” taktiğine somut bir örnek.