Son günlerde yurt dışından gelen para…
Hiçbiri üretim için değil.
Vurgun yapmak için buradalar.
Tahvil, bono, borsadalar…
Ekonomistler uyarıyor.
Türkiye’ye dayatmalar artacak.
İstekler yerine gelmezse olacaklar belli.
Bu para çok kısa sürede çıkar.
Konu sadece ekonomi değil.
İşin güvenlik boyutu da var.
Türkiye’nin güvenliği…
Tecrübeli ekonomistler…
Geçmişte devlette de önemli görevler yapmışlardı.
Çok endişeliler.
Özetle şunları söylediler:
“Dışarıdan para gelmeye başladı.
Ama hemen sevinmeyelim.
Gelen para ‘sıcak para’ bile değil…
‘Kaynar para.’
Denge sağlanmazsa tehlikelidir.
Batı’nın esiri oluruz.
Ekonomi yönetimi çok dikkat etmeli.
Geçmişin çok acı tecrübeleri unutulmamalı.
Uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşları…
Swapların açılması için sıkıştırıyor.
Özellikle Londra’dan baskı var.
Anlık giriş çıkışlar…
Vurgunlar planlanıyor.
Bu baskı sonuç verirse anlamı şu:
‘İki elin kaldırılması ve teslim olunması.’
Uluslararası finans kuruluşları acımasızdır.
Patronları ABD ve İngiltere ile hareket ederler.
Yapılacak bir hata…
Gösterilecek zafiyet…
Ciddi kırılmalara yol açar.”
Geçtiğimiz günlerde TOBB kongresi vardı.
Akşam yemeğinde sanayicilerle buluştuk.
Daha çok küçük ve orta boy işletmelerin sahipleri.
Anadolu’dan gelmişler.
Doğal olarak işlerini sordum.
Genelde sıkıntı var.
Durumu iyi olanlar da endişeli.
Sorunlarını özetle şöyle anlattılar:
“Faizler çok yüksek.
Bu faizlerle üretim yapmak zor.
Yeni yatırımı geçelim…
Mevcut çarkı çevirmek mümkün değil.
Banka kredisi alırsak sonuç belli.
Herkes onlara çalışır.
Acil çözüm bulunmazsa kriz büyür.
Şimdiden dökülmeler başladı.
Sayı hızla artıyor.
Ekonomi yönetiminin aldığı kararlar…
Sahadan görüş alınmadığı ortada.
Kağıt üzerinde hesap yapılıyor.
Tüketimi kesecek tedbirler…
Peki üretenler ne yapacak?
İşçi çıkarmak zorunda kalacağız.
Zaten başlamak zorunda kaldık.
İşsiz kalanların maliyeti…
Onlar ne olacak?
Enflasyon muhasebesi ile ilgili karar…
Bu işin sonu iyiye gitmeyecek.