ABD nereye gittiyse kargaşa hakim.
SSCB’nin parçalanma sürecinde Orta Asya.
Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde Balkanlar.
Vietnam, Kamboçya, Laos, ...
Sonrasında Afganistan.
Yakın dönemde Irak, Libya, Yemen, Suriye, ...
Milyonlarca ölü, milyonlarca yaralı.
Her yer kan gölü...
PETROL GÖZÜNÜ DÖNDÜRÜYOR
ABD bir yere gözünü dikti mi her yolu deniyor.
Petrol ve kıymetli madenler varsa gözü iyice kararıyor.
Petrol ve silah tekelleri, mafyalaşmış finans kuruluşları devreye giriyor.
Hele ABD çıkarlarına darbe vurmuş iktidarları hiç unutmuyor.
Kini bitmiyor.
IRAK, VENEZUELA
Irak bunlardan biri.
Saddam petrolü millileştirdi.
Başına gelmeyen kalmadı.
Venezuela da benzer.
Chavez de aynı yolu izledi.
“Petrol Venezuelalıların” dedi.
O da ABD hedefine girdi.
Chavez ABD’yi püskürttü.
Ama ABD işin peşini bırakmadı.
Şimdi Chavez’in takipçisi Maduro’ya karşı saldırıya geçti.
SEÇİMLER
Güney Amerika ülkelerinde seçimlere katılımlar genelde düşük.
Birçoğunda yüzde 40’ın bile altında.
Venezuela seçimleri de aynı.
Muhalefet boykot etti.
Ama buna rağmen katılım yüzde 46.
Maduro oyların yüzde 65’inden fazlasını aldı.
Katılımın yüzde 40’ın altında olan ülkelere ses çıkarmayan ABD, Venezuela seçimlerine itiraz etti.
“Seçimi şaibeli hale getirme” taktiği uyguluyor.
Maduro’yu değil, muhalefetin lideri Guaido’yu başkan olarak tanıdı.