Şimdi bu da ne diyenler çıkacaktır, biliyorum. Şu meşhur ‘deja vu’ var ya, ben bu anı daha önce yaşadım hissi hani...
İşte ‘jamais vu’ bunun tam tersi.
Yani bin yıldır tanıdığınız birini gördüğünüzde sanki ilk kez karşılaşıyormuşsun gibi olma halet-i ruhiyesi...
Her gün yediğin şeyin yepyeni gelmesi, gittiğin yerlere ilk defa gidiyormuşsun hissi...
Bir yanıyla harika çünkü mesela ofiste her sabah ettiğim çay - simit - peynir üçlüsünden oluşan kahvaltım, adeta bir lezzet şölenine dönüşüyor...
Sıktığım parfümün kokusu beni alıp bambaşka diyarlara, tarçın kokulu, çikolata renkli masmavi kıyılara götürüyor...