24 Haziran’daki parlamento seçimlerinde “Cumhur İttifakı”ndan
CHP’ye oy geçişi yok. AKP ve MHP, en çok İYİ Parti’ye oy
kaybediyor. 1 Kasım 2015 Genel Seçimleri’nde toplam oy oranı yüzde
61.3’e ulaşan AKP ve MHP, bugün “Cumhur İttifakı” adı altında yüzde
44-45 civarına gerilemiş görünüyorsa, bunun nedeni gayrimemnun
muhafazakâr seçmenin sağdaki yeni alternatiflere yönelmesidir: Önce
açık ara İYİ Parti, sonra da Saadet Partisi.
İYİ Parti ve onun yanı sıra baraj sorununu “Millet İttifakı”yla
çözmüş bir Saadet Partisi’nin AKP ve MHP’den alacağı oylar
olmasaydı, HDP’nin barajı geçmesi halinde “Cumhur İttifakı”nın
azınlığa düşeceğini öngöremezdik.
Parlamento seçimlerinde “Cumhur İttifakı”nın büyük baş ağrısı, İYİ
Parti ve onun Genel Başkanı Meral Akşener’dir. Bu
faktörler sayesinde denklem iktidarın aleyhine değişiyor.
Hakkını verelim; denklemin kurulmasında başrolü oynayan CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Lakin kendisi ve
partisi bu yeni denklemin değişkenleri arasında değil. CHP sabit.
AKP ve MHP’den oy almıyor.
Cumhurbaşkanı seçiminde ise durum farklı. AKP’nin adayı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük baş
ağrısı bu kez Muharrem İnce.
İnce’nin neden baş ağrıttığını, geçen cuma bu sütunda yayımlanan
“Muharrem İnce fenomeni” başlıklı yazımda izah etmeye çalıştım.
Özeti şu: Birkaç mecra hariç bütün geleneksel medyayı yöneten ve
denetleyen Erdoğan, İYİ Parti ve Akşener’i medya ambargosuyla
unutturup seçimlerin kendisi ve “CHP’li İnce” arasında geçtiği
intibaını doğurmaya çalıştı. İnce’yi CHP’li kimliği üzerinden
“avlayacak”, sansür ve dezenformasyon vasıtasıyla algısını büktüğü
bihaber sağ muhafazakâr...