Genelkurmay Başkanlığı’nın, 11 Nisan’da Ağrı Diyadin’deki çatışma ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, dağlarda gezdikleri saptanmış yasadışı ve silahlı PKK mensuplarına müdahalede bulunmak için yeni gerekçeler icat ettiğini okumak ilginçti.
Normal şartlar altındaki bir ülkenin meşru kolluk kuvvetleri yasadışı silahlı unsurları tespit ettiğinde bunları hukuki zeminde kalarak tesirsiz hale getirmekle zaten mükelleftir. Kanunun gereğini yapmaları için yasadışı ve silahlı unsurların varlığını saptamaları yeterlidir; bunların hangi niyetle hareket ettikleri ayrıca önem taşımaz.
Sadede gelmeden önce Genelkurmay açıklamasının bu yazıyı ilgilendiren ana hatlarını anımsatmam gerekiyor...
Genelkurmay, Diyadin’in Yukarıtütek mezrası bölgesinde “Bölücü terör örgütü mensuplarının bahar şenliği olarak isimlendirilen bir etkinlik organize ettiği” bilgisini alıyor...
“Etkinlikte bölücü terör örgütünün propagandasının yapılacağı ve vatandaşlara seçimde destekledikleri adaylara oy vermeleri konusunda baskı uygulanacağı” yönünde istihbarat gelmesi üzerine güvenlik güçleri 10-11 Nisan gecesi bölgeye sevk ediliyor...
Bu sevkiyatın “Ağrı Valiliği’nin kamu düzeninin bölgede sağlanması doğrultusundaki talimatı üzerine yapıldığı” da açıklamada özellikle vurgulanıyor.