Kısaca insan topluluklarını yönetme sanatı olarak tarif edilen siyaset sözlükte “bir nesneyi düzgün ve iyi durumda bulunması için özenle gözetip korumak” anlamına gelir. Siyaset, “toplumun işlerini üzerine alma, yürütme, yönetme işi, insan topluluklarını yönetme sanatı” şeklinde tanımlanır. Peygamber Efendimiz “İş, ehlinden başkasına verildiği zaman kıyameti bekle.” sözüyle yönetimde ehliyetin önemini belirtmiştir. “On kişi üzerinde bile olsa, yöneticilik yapmış olan her insan kıyamet gününde (Allah’ın huzuruna) elleri boynuna bağlı olarak gelir. Sonra da ya adaleti sayesinde kurtulur veya haksızlık etmiş olduğu için mahvolur!” hadisi şerifi siyaset ve yönetimin, şerefli olduğu kadar sorumluluk getirdiğini de haber vermektedir.
Siyaseti hakkıyla yaptığınızda övülenler sınıfında, haksızlıkla yaptığınızda ise yerilenler ve mahvolanlar sınıfındasınız.
Siyaseti Hak’tan güç alarak yapıyorsanız adil, şerden beslenerek yapıyorsanız zalimsiniz.
Siyaseti milletten güç alarak ve millet menfaatini koruyarak yapıyorsanız yaptığınız siyaset milli, ama sırtınızı baronlara yaslayıp millete rağmen siyaset yapıyorsanız yaptığınız siyaset kirlidir.
Milli sınırlarımızı koruyarak milli gücümüze dayanarak ülke bütünlüğünü koruyor, memleketin ve milletin saadet ve imarına çalışıyorsanız yaptığınız siyaset millidir ama ülke bütünlüğümüze kast etmiş vatan hainleriyle işbirliği içindeyseniz yaptığınız siyaset kirlidir.
Milletin işlerini yine milletin arzu ettiği yönde ve onların genel duygularına tercüman olarak çözüyor, ihtiyaçlarını başkalarına avuç açmadan karşılayabiliyorsanız yaptığınız siyaset millidir ama millete rağmen siyaset yapıyor, milleti aptal yerine koyuyor ve millete fildişi kulelerden bakıyorsanız yaptığınız siyaset kirlidir.