BUNDAN 100 yıl önce ölen Abraham Paşa, (1833-1918) tartışmalı serveti, lükse düşkünlüğü ve güç odaklarına yakınlığıyla nam salmış biriymiş.
Eğin’den çıkma Ermeni bir ailenin ferdi olan Abraham Paşa, Hıdiv İsmail Paşa’nın kapı kâhyalığını yaparken Abdülaziz devrinde yükselmiş, 1876’da Meşrutiyet ilan edildiğinde II. Abdülhamid tarafından âyan üyeliğine atanmış, 1900’de de Şûra-yı Devlet üyeliğine getirilmiş...
Malı mülkü çokmuş. Boğaz’ın Karadeniz’e uzanan kıyılarının büyük bölümü ona aitmiş.
Tarihçilerin de ağzı torba değil, büzülmüyor... Derler ki yakutlu, elmaslı tavla takımıyla epeyce mal edinmiş.
ÇİFTLİĞE KARŞI BEŞ KOYUN
Padişahla tavlaya otururken “Haşmetmeab, bir çiftliğe karşı beş koyun, tamam mı?” diye gevreye gevreye epeyce arazi yapmış.
Neyse, 100 sene önce ölmüş Abraham Paşa’nın malı bizim çenemizi yormasın...