CUMHURBAŞKANI Erdoğan dün "Eyy dünya sana söylüyorum, Amerika sen
anla" noktasından kızdı:
“Biz devletiz be! Burası Çatladıkapı Muhtarlığı değil...”
Erdoğan’ın Çatladıkapı Muhtarlığı’na ilk yüklenmesi değildi bu!
Benim gibi hafızasında anormal anları depolayanlar daha önce de bir
canlı yayındaki (Ülke TV, Sıradışı programıymış. Kontrol ettim!)
benzer çıkışını anmış olabilir.
Ağustos 2013’te Başbakan olan ve o dönem ağırlıklı olarak Mısır’a
yüklenen Erdoğan, “dış politikamızdan rahatsızlık duyan devletlere”
şunları söylemişti:
“Biz bir dünya devletiyiz. Biz yani bir Çatladıkapı Muhtarlığı
değiliz yani...”
YOK BÖYLE MUHTARLIK!
İşin diplomasi açısından değerlendirmesini Murat Yetkin, Verda Özer
gibi arkadaşlarımız hakkıyla yapacaktır.
Ben hadiseye Çatladıkapı ruhu açısından yaklaşmak niyetindeyim.
Önce işin “İyi haber diye mi bakarsınız kötü haber diye mi?”
kısmını size bırakarak haberi vereyim.
Çatladıkapı Muhtarlığı diye bir muhtarlık yok. İstanbul’un tarihi
asırlar önceye uzanan bu şirin muhiti Küçükayasofya Muhtarlığı’na
bağlıdır.
Yani Erdoğan’ın gelecekteki muhtar toplantılarında “Küstüm,
oynamıyorum; gayrı size ilmühaber vermiyorum” ifadesiyle oturan
birini görürseniz “Aha Çatladıkapı muhtarı gönül koydu” şeklinde
isabetsiz çıkarımlarda bulunmayın.
Çatladıkapı Muhtarlığı yok, haliyle Çatladıkapı muhtarı da yok.