İSTANBUL’da güneş gökyüzünü kaplayan “pamuksu” bulutların arasından geçmeye, bir yol bulmaya çalışıyor...
Boğaz kenarında bir banka oturup pırıltılı bir mavi örtüye
dönüşen denizi izleyecek kadar şanslı aylakların edebi bir
ayaklanma başlatması işten değil...
Uzun sürmüş bir kışın yorgunu ruhlar böyle böyle “Geldi güneş,
gitti yağmur ve şimşek...” tarzı huzur atakları yaşarken haberler
yağmaya başlıyor...
OOOF, OOF, OF!
KHK marifetiyle kaybettikleri işlerine dönmek için açlık grevi
yaparken evlerine düzenlenen baskınla gözaltına alınan, sonra da
tutuklanan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya savcılıkta
şu soru da sorulmuş: “Ölüm orucu eylemi yapmanız konusunda size ne
tür menfaatler sunulmaktadır...” Yani şöyle denmiş: “Ölümden
çıkarınız nedir?”
“Ooof” deyip, arkasını “Oof, of!” diye tamamlayamadan şöyle bir
spot düşüyor bankta oturan adamın önüne: “TBMM Genel Kurulu’nda HDP
grubunun ‘Çocuk istismarının mutlak surette önlenmesi ve istismara
uğrayan çocukların toplumsal yaşama adaptasyonlarının sağlanmasını
öngören araştırma önergesi’ görüşmeler tamamlanmasına rağmen karar
yeter sayısı olmadığı için oylanmadı.”
RESTORASYON BİZİM İŞİMİZ
07.45 vapuru Beşiktaş’tan Kadıköy’e doğru süzülürken Sivas
dolaylarından akıllara ziyan bir haber geliyor: “Selçuklu döneminin
önemli eserlerinden 750 yıllık Gök Medrese’nin çinilerinin asitle
temizlenerek yok olmasının ardından maviye boyandığı ortaya
çıktı...”