Artık ufaktan İstanbul’u terk edeceğe benzeyen karın henüz kente yaklaştığı günlerde sıkça “1987 kışı”na gönderme yapıldı.
1987’deki kar yağışını hatırlayan benim gibiler dün
sabahki “coşma anının” dışında pek
aradıklarını bulamadılar sanırım. Yağdı, arada güzel de yağdı fakat
nerede ‘87’deki o kar?
Barajların durumu, artık kalıcı bir tehdit boyutuna ulaşan kuraklık ve yine aşırı sıcak geçeceği öngörülen “susuz yaz” düşünüldüğünde İstanbul’da kar büyük nimettir tetiklediği zorluklara rağmen...
Kar getiren havayı “Arada uğramayı ihmal etme” diyerek uğurlamaya hazırlanırken, Cengiz Kahraman’ın “İstanbul Kış Günlüğü 1929-1954” adlı eşsiz çalışması eşliğinde...