Kanat Atkaya Hürriyet Gazetesi

Nerede bıraktıysak oradadır o güzel günler

EKRANDA Zeki Müren beliriyor önce ve bütün kelimelerin hakkını veren Türkçesiyle tane tane konuşmaya başlıyor şahane gülümsemesiyle:“(Yeni yıl) Ülkemiz için, milletimiz için, tüm dünya...

05 Ocak 2017 | 148 okunma

EKRANDA Zeki Müren beliriyor önce ve bütün kelimelerin hakkını veren Türkçesiyle tane tane konuşmaya başlıyor şahane gülümsemesiyle:
“(Yeni yıl) Ülkemiz için, milletimiz için, tüm dünya insanları için, en güzel olayları getirsin inşallah. Yeni yılda hepinize sıhhat, mutluluk ve başarılar diliyorum efendim. Her şey gönlünüzce olsun, her şey dilediğinizce olsun, her şey her zamankinden daha yüce olsun efendim.

Çok değerli sanat arkadaşlarım adına ve kendi adıma hepinize en engin sevgilerimi, en derin saygılarımı sunuyorum; lütfen kabul buyurunuz efendim.

Gülünüz, siz de gülünüz, sizler de gülünüz... Lütfen gülünüz, gülelim... Yeni yıla girdik; neşeyle girelim, kıvançla girelim, huzurla girelim. Gülelim...”

Etrafında toplanmış kalabalığın içinden “Bravo” diyor kıymetliler kıymetlisi Halit Kıvanç ağabeyimiz ve aralarında Ajda Pekkan ve Füsun Önal’ın da bulunduğu sevdiceklerimiz alkışlarla destek veriyor Zeki Müren’e.

Yaklaşık 1 dakikalık bu görüntüyü içeren bir “tweet” 2017’ye yaklaşırken “Burada hangi yıla girmişler acaba? Biz de o yıla girsek keşke...” notu eşliğinde sosyal medyada belirdi ve binlerce kez paylaşıldı, on binlerce “layk” aldı.

Görüntü hangi yıldan tam olarak bilmiyorum; fakat Ajda’nın saç modeline vesaireye bakınca 1980’lerin ortaları olmalı...

Bu mesaj ve ardından “Keşke şu yıla girseydik... Keşke şu yılda kalsaydık” şeklinde sökün eden türevlerinden derin bir geçmişe özlem yangınının kokusu geliyordu.

Nostalji duygusunun büyük hayranı sayılmasam da beni de gülümseten, içimden “Keşke...” diye geçirdiğim dilekler...

Instagram kullanıcılarının perşembe günleri yoğunlaşan “Hey gidi günler hey...” mesajlarının zamana ve ruhumuza homojen şekilde yayıldığı bir iklimdeyiz.

Ekranda Adile Naşit’in “Haydi uykuya kuzucuklarım” dediği zamanı özlüyoruz “Satranç günahtır haaaağ!” diyen tipleri gördükçe.

Barış Manço’nun doğum günü geldiğinde “Adam Olacak Çocuk” videoları sökün ediyor “Ah Barış Abi ah!” notları eşliğinde.

Nazmiye Demirel’in direksiyonda olduğu, yanında Süleyman Demirel’in oturduğu bir fotoğraf paylaştığımda (tahmin edersiniz Demirel’i sevmediğimi herhalde, fotoğrafı sevmiştim) altına “Arayacağım aklıma gelmezdi” mesajları yığılıyor.

Bugünün buhranlı havasıyla, üst üste yığılan travmalarıyla, ruhumuzun boyunu fersah fersah aşan dertleriyle, sevgisizlikle, çıyanlıklarla uğraşmaktan yılınca geçmişe sığınmaya koşuyor kitleler işte...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Menzil dışına çıkış 05 Aralık 2021 | 110 Okunma Einstein, Salâh Birsel, mutluluk filan 02 Aralık 2021 | 232 Okunma Aslan kükresin biz sevinelim 26 Kasım 2021 | 138 Okunma Adele’e tebrik ve sitem 23 Kasım 2021 | 105 Okunma Büyük kazanç / ağır hasar 22 Kasım 2021 | 210 Okunma