“Hangi alan onun gibi Cumhuriyet’in yeni tarihini böylesine ‘sinesine’ sığdırmıştır? Hem bir alandan da beklenen budur. Değil mi ki Pera adlı ‘iffet düşkünü’ bir İmparatoriçe’ye ondan geçip giriliyordur, öyleyse kendine bir çekidüzen vermelidir.”
Rahmetli İlhan Berk “Pera” kitabının “Cumhuriyet Atlaslarında Bir Dörtyol Ağzı Taksim Üzerinedir”başlıklı bölümünde 1923’ün Taksim Meydanı’ndaki sirki, nar çiçeği feslileri, Kemalî kalpaklıları anlatırken “Cumhuriyet” vurgusu yapar.
O dönem “1 kasap, 2 bakkal, 1 berber, 1 fırın, 1 karakol, 1 eskicili bir adadır” Berk’in ifadesiyle. Birkaç asır gayrimüslimlerin mezarlıklarının bulunduğu alan 20’nci yüzyılla birlikte hızlı bir değişime uğramış, Cumhuriyet ile birlikte siyasi anlamı öne çıkan bir hale gelmiştir.
Bir kolu İstanbul’un köklü eğlence merkezine uzanan Taksim Meydanı, 31 Mart’tan 1 Mayıs’lara memleketin pek çok kırılma anına sahne olmuş bir nevi en popüler mücadele alanıdır...
Geçtiğimiz 100 yıl boyunca kurulan, değiştirilen, eklemelere ve yıkımlara sahne olan, oynanmadık yeri kalmayan meydan İlhan Berk’in alaycı vurgusuyla “çekidüzen verilmesi” gereken bir alan görülmesinin bedelini çok ağır ödedi.