GAZETECİ milleti "mesleki deformasyon" neticesinde "şok gelişmelere" vesaire kolay kolay şaşırmayacak şekilde evrimleşmiştir.
Normalde başkalarının “Aaaa! Yaaa! Hiii! Yuuu! Vauuv! Çüşingen! Yuharillo!” tepkileri verdiği yerde gazeteci “Hııı! Eeee?” gibi tepkiler verebilir, verir!Mesela bir devlet büyüğü “Kimse sabrımızı test etmeye kalkışmasın” diye sert çıkar, gazeteci günlük kare bulmaca eline ulaşmış gibi davranır.Mesela “CHP’de şok kongre çağrısı!” haberi gelir, gazeteci her yıl belli dönemlerde muhakkak yaşanan zehirlenmeler için yapılan “Kırda bayırda kafanıza göre topladığın mantarı yeme ey vatandaş!” uyarısı gibi karşılar.Anladınız işte; özetle şoka karşı bağışıklık sendromu...
Ama dün sabah gazeteleri okurken “Polis her yerde Jet Fadıl’ı
arıyor!” başlığına denk gelince kaidemden sarsılacak şekilde
şoklandığımı hissettim sevgili okur.Omaygad!..Jet Fadıl’ın,
yaklaşık 20 yıldır filan hayatlarımızın bir parçası olan Fadıl
Akgündüz’ün başına bir şey mi gelmişti yoksa?!Bu millet Jet
Fadıl’ına laf ettirmez; bir nevi halk kahramanıdır!Mesela
hazirandaki genel seçimlerde memleketi Siirt’ten aday olmuş ve tam
206 (yazıyla iki yüz altı) oy almıştır.Mesela binlerce vatandaşın
parasını cebellezi ettikten sonra “Paramız nerede?” diyenlere
“Biraz daha uçlanırsanız söylerim” diyerek daha fazlasını
kopartmayı başarmıştır.Ve bunu defalarca, farklı projelerle tekrar
ve tekrar başarmıştır.“Çalıyor ama alnı secdeye değiyor” diyerek
yastık altını, banka hesabını, birikimini, hayallerini emanet
etmekte beis görmemiştir bu millet...