Yayıncılıktaki 39, gazete yöneticiliğindeki 25. yılımızda maruz
kaldığımız garabeti 31 Ağustos’ta duyurmuştuk.
“Basın kartımız niye yenilenmedi?” başlıklı yazımızda anlattığımız
bu tuhaflığın serencamını da, sonraki günlerde devam eden
yazılarımızda detaylı bir şekilde paylaşmıştık.
Detayları 1-2-3 ve 4 Eylül’de peş peşe çıkan “14 yıl sonra ‘fark’ edilen ‘suç’umuz depreme ‘ilâhî tokat’ demek;” “21.8.1999’da çıkan yazımız: İlâhî tokat;” “DGM de, 312 de yok, ama 28 Şubat sürüyor;” “Basın kartı gaspının başka mağdurları da var” başlıklı yazılarımızda.
O yazılarda işin hukukî boyutundaki süreci de anlatıp, bizden talep edilen “memnu hakları iade” davasını açacağımızı belirtmiştik.
Bu davayı açtık. Davaya bakan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, adlî sicil arşivimizdeki “mahkûmiyet” kaydı için şu yorumu yaptı:
“Karar kesinleşme tarihinin 18.9.02 olduğu, 5 yıllık deneme süresinin 18.9.07 tarihinde dolacağı, bu tarih itibarıyla deneme süresi iyi halli olarak geçirildiğinde önceki mahkûmiyet hükmünün vaki olmamış sayılacağı...”
Mahkeme bu gerekçeyle, memnu hakların iadesi talebimizi kabule gerek görmedi.
Bu karar çıkınca, Basın, Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne yeni bir yazı yazdık: