Meclis Başkanlığına firesiz AKP oylarıyla bu partinin adayı
seçilirken muhalefetin birbirine düşmesi iktidar cenahındaki
“özgüven”i arttırdı.
Çünkü Kılıçdaroğlu’nun seslendirdiği “yüzde 60’lık blok”un gerçekte
bir karşılığının bulunmadığı, MHP’nin farklı duruşuyla çok net bir
şekilde gözler önüne serildi.
Bu parti muhtemelen “CHP ile ve bölücü terör örgütünün siyasî uzantılarıyla birlik oldu” suçlamalarına hedef olmaktan çekindiği için böyle bir politika takip ediyor.
Ancak Meclis Başkanlığı seçiminde boş oy kullanmasına farklı ve ilginç bir gerekçe daha gösteriyor; “Baykal gerçekte CHP’nin değil, Erdoğan’ın adayı idi; onu seçtirmemek suretiyle Sarayın oyununu bozduk” diyor.
Böylece Erdoğan’ın değil, Davutoğlu’nun adayı olarak nitelediği İsmet Yılmaz’a dolaylı yoldan da olsa destek vererek, görünüşte Cumhurbaşkanına karşı Başbakanın yanında saf tutmuş gibi bir tavır ortaya koyuyor.
Peki, hayli uçuk görünen bu iddianın gerçek olma ihtimali var mı? Erdoğan’la Davutoğlu’nun arası bu derece açık olabilir mi?