Son dönemde olup bitenlerin “cemaat” boyutuna bakınca şöyle bir tablo ile karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.
Gülen hareketinin tabanı ve sempatizanı diyebileceğimiz kesim çok ağır bir bedel ödüyor. Cemaatle bir mensubiyet bağı olmadığı halde, bağlantılı kurumlarla bir şekilde ilişkisi bulunanlar da dahil.
Çocuğunu cemaat okullarına gönderenler, Bank Asya kartı taşıyan veya orada hesabı olan ya da ödemelerini o kanalla yapanlar, cemaatle ilişkili sendikalara üye olanlar, burs verip kurban bağışı yapanlar terörist muamelesi görüyor.
Bu suçlamaya muhatap olan memurlar, savunmaları dahi alınmadan memuriyetten ihraç ediliyor.
Aralarında yüksek mahkeme üyelerinin, hâkim ve savcıların, generallerin, vali ve kaymakamların, akademisyenlerin, gazetecilerin, iş adamlarının, esnafın, ev hanımlarının... bulunduğu birçok insan gözaltına alınıp tutuklanarak demir parmaklıkların arkasına konuluyor.