Ramazan Bayramı’nın birinci günü Giresun’da düşen askerî
helikopterdeki şehitlerden birinin Nur Talebesi olduğuna ilişkin
bize ulaşan bir bilgiyi ayrıca duaya vesile olması dileğiyle
Twitter’da paylaştık.
Sonradan baktık ki, bir yerlerde “kıyamet” koptu. Son derece kaba,
ilkel, yakışıksız, seviyesiz ve tehditkâr mesajlar da aldık.
Bunun üzerine şu tweet’leri attık:
TSK milletin ordusu olduğuna göre orada milletin her kesiminden,
dolayısıyla cemaatlerden de insanlar olacaktır. Bu niye mesele
yapılıyor?
Üstadın önde gelen talebeleri içinde Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı
gazisi askerler de vardı: Alb. Hulusi, Bnb. Asım, Yzb. Refet Beyler
gibi.
Cemaat mensubu, hele Nur talebesi olmayı TSK’da görev yapmaya ve
yükselmeye engel bir hal gibi gören zihniyeti kınıyor ve
reddediyorum.
Cemaat mensupları ve Nur talebeleri, her yerde olduğu gibi TSK
içinde de en güvenilir elemanlardır. Hiçbir saptırma bu gerçeği
değiştiremez.
Nur talebesi askerlerin üstün vasıflarını görmek için Hulusi ve
Refet Beyin mektuplarıyla Yzb. Mehmet Kayalar’ın Diyarbakır
müdafaası okunsun.’’
TSK Kemalist-darbeci çete ve şebekelerin yuvası değil, bin yıldır
Kur’an’ın bayraktarlığını yapan bir milletin kalesidir ve öyle
kalacaktır.
Cemaat düşmanı zihniyet şehidin ailesini taciz edip bunaltarak
psikolojik terör estirmek suretiyle ahlaksızlığını bir kez daha
sergiliyor.
Şehit Yarbayı tanımıyorum, ama bilgi kaynağım sağlam. Acısını
içtenlikle paylaştığım aile “adına” konuşan meçhul kişi sözlerine
dikkat etsin.