Barla’da yazılmaya başlanan Risale-i Nur Isparta’nın hemen yanındaki Sav başta olmak üzere diğer köylerde de okunup yazılarak yaygınlaşırken, bu sürecin hanımlar arasında nasıl geliştiğinin ipuçlarını yine Üstadın lâhika mektuplarında görüyoruz.
Bu noktada bilhassa Atabeyli Tahirî Mutlu Ağabeyin ve kızlarının, Risaleleri neşir hizmetlerindeki örnek çalışma ve gayretlerini Üstad takdirle şöyle kaydediyor:
“(Tahirî’nin) İki mübarek kızlarının yazdıkları nüshalar burada kadınlar, kızlar âleminde geziyor; görenleri Risale-i Nur’a cezbediyor.” (Kastamonu Lâhikası, s. 125)
Şu takdirkâr ifadeler de Üstadın:
“(Tahirî’nin) İki masumeleri ve masumların ve ümmî ihtiyarların rengârenk çeşit çeşit meziyetlerini gösteren yazıları, bizleri teshir ediyor (kendisine bağlıyor); herkesi şevkle okumaya teşvik ediyor. Cenab-ı Hak sizlerden ebeden razı olsun ve sizi muvaffak etsin.” (s. 131 )
Ve yine bir Kastamonu mektubu:
“Bu memlekette Risale-i Nur’a erkeklerden ziyade fedakârane yapışan ihtiyar hanımlar ve ihtiyare hükmünde masume genç hanımlar, eski zaman sırmalı ve yaldızlı gelinlik cihazatının içinde kıymettar parçaları Risale-i Nur’un eczalarının ciltleri üstüne çekip, bütün Risaleler altın yaldızıyla ciltlenmiş gibi bir tarza girdi.
“Risale-i Nur’un manen güzelliğine ve Hüsrev ve Tahirî ve Ali’lerin ve Hasan Âtıf ve Âsım gibi kardeşlerimizin yaldızlı yazılarının cemaline, cildi üstünde de şirin bir güzellik daha ilave ettiler.” (s. 160)
Bu satırlarda, Risalelerin elle yazılarak çoğaltıldığı o dönemde Üstadın, hanımların da bu hizmete dahil olmalarından ve ilaveten Risale ciltlerine yaldız, “tezhip” gibi süslemeler ilave ederek cazip “tasarım” örnekleri ortaya koymalarından duyduğu sevinç ve memnuniyeti görmekteyiz.
Bu takdir ve teşvik mesajlarından, Risale-i Nur’un medyadaki dili olarak yarım asırdır hizmet veren Yeni Asya çatısı altındaki yayınlarımıza, gazetemize, dergilerimize, kitaplarımıza okuyarak, yazarak, tasarım çalışmalarına katılarak, tanıtarak ve okutarak katkıda bulunan günümüz hanımlarının da hissedar olduklarından zerre kadar şüphemiz yok.