Rusya’daki Dünya Kupası’nın bu kadar büyük bir seyirci kitlesi tarafından izleneceğini beklemiyordum. Hem Rusya, hem de günümüz futbolunun fukaralığı idi beni bu tahmine yönelten... Ama ortalama 40 bini geçti bile... Ve de sahaya ne şişe atma, ne küfür yağmuru oldu. Ne de tuvaletlerin parçanladığını, ne de kapıların kırıldığını duyduk, ne de yayıncı kuruluşun kablolarının kesildiğini... Hatta öylesine ki, kirlettiği tribünü temizleyenler bile vardı. Umarım bizim sözüm ona seyirci grubuna ders olur...
Seni gidi Terim Hoca seni
Taa Göztepe, Ankaragücü mesailerinde bu ülkenin bir numarası olacağını yazıp, söylemiştim. Ne mutlu ki yanılmadım. Fatih Terim hocadan söz ediyorum... Muğdat’ı kaptı... Yani, kalırsa, Rodrigues’le çizgiyi duman ederler... Nagatomo da bitti... Eh artık, sol da tamam... Donk da kaldı. Ön libero da oynat, sıkışırsan tandemde de... Para pul yok ama böyle hocan olursa yaşadın gitti demektir.
Elmalık da mı utandırmadı?
Bendeniz ilk oyumu 1965’te kullandım. İşte, 1946’dan sonraki demokratik seçim süresince ilk defa, bir “1 numara” adayının kendi köyünde rakibine yarı yarıya farkla yenildiğine tanık oluyorum. Yani Yalova Elmalık hadisesi... Ne rahmetli Menderes, ne Demirel, ne de Özal bu tokadı yemediler. Hele hele hep açık ara Tayyip kardeşim hiç mi hiç... Bu sebeple Sayın İnce’yi övüp doldurmaya devam etmeyiniz. Biraz utanınız lütfen! Kendilerini Elmalıklılardan iyi tanıyan olur mu? Parti başkanlığı mı? Değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Bak; partinin tarihi...
Koray Palaz’mış!