Bilmem kaç ay oldu, ama her yazımda, hem ekran karşısında Beşiktaş’ın hem Talisca, hem de Oğuzhan’dan kurulu bir orta alanla risklerle yükle olacağını dile getiriyorum. Yani Atiba’nın tek bırakılışından söz ediyorum. Üstüne üstelik de tandem dediğimiz savunmanın göbeği de iki maçtır yenilikler arz ediyor. İşte bu da bu sistemin önemli risklerinden biridir ki, önündeki ciddi ön libero sayısı da sadece bir ise...
Şenol hoca bu defa da Pepe ile Medel›i koşmuştu savunmanın göbeğine... Kasımpaşa, diri, çabuk oynamayı seven bir takım idi. Bu tip takımların sayısı ligin kritik ikinci devresinde daha da artacaktır, bunu da burada ifade edeyim.İlerideki son adam da Negredo oldukça atak toplarının çoğu da geriye çabuk dönecektir. Bu topların toplanması da Beşiktaş için çok büyük önem taşır.
Evet, bu takımda genelde ortaları arkadaşlarının kafalarına konduran Quaresma diye bir usta vardır. Bu defa da, hem de iki adet olmak üzere Talisca›nın kafasına kondurduğu iki müthiş orta ile maçı kopardı. Tabii ki Talisca›nın bu özelliği de gollerin olmasında rol oynadı. Ama Negredo ne duvar olabildi, ne de hamleci... Bu yüzden de Beşiktaş’ın özellikle de Babel’le tezgâhladığı kenar oyunları ve göbekten sarkma görevleri Kasımpaşa›dan çok Negredo tarafından püskürtüldü.
Bir okurum bana gönderdiği mesajda Şenol Güneş›in Hıncal Uluç usta tarafından ağır biçimde eleştirilişine niye tepki göstermediğimi dile getirmiş. Ben Şenol hocanın ne olduğunu bu ülkede, hele hele 2002 Dünya Kupası öncesi ve sonrası savunmuş