Hiçbir darbe en başında tasarlandığı haliyle gerçekleşmemiş, hiçbiri de amacına ulaşmamıştır. Darbeyi yapanlar kısa vadeli çıkar sağlamış olsalar da, uzun vadede hem kendileri kaybetmiş, hem de ülkeye kaybettirmişlerdir.
Bozulan ekonomi, tahrip olan sosyoloji ve yara alan siyaset ülkeye bir yük ve miras olarak kalmıştır sadece. Darbeyi yapan hiçbir asker ya da ona yardım eden siviller, milletin gönlünde yer etmemiş, hiçbir yerde hayırla yâd edilmemiş ve lanetli isimler olarak tarihe kaydolmuşlardır.
Ne hazindir ki, Türkiye’nin tarihi darbelerin yarattığı acı, travma, savrulma ve kaoslarla doludur. Kimse de bundan ders almamış ve yeniden darbeye teşebbüs etmiştir.
Ülkenin gençleri bu darbelerde kandırılmış, aydınları tehdit edilmiş, kimi gazetecileri kalemlerini satmış, kiminin kalemi kırılmış, kimi bürokratları da statükoya teslim olmuştur.
Ne yana baksanız dram, ne yana baksanız utanılacak bir hikaye dinlersiniz darbeler hakkında.
ACILARIMIZI YETERİNCE ANLATTIK