Bir televizyon programında ilginç bir durum ortaya çıkmıştı. Konuklardan biri 12 Eylül hukuk düzeninin mağduru solcu bir yazardı ve yıllarca hapis yatmıştı. 28 Şubat döneminin hukuk düzeninde yazdığı bir kitap yüzünden mahkum olan, (FETÖ’cü savcıların da mağduru da olan) ben vardım. Diğer bir konuk, Ergenekon ve diğer davalarda FETÖ’cü savcı ve hakimlerinin yarattığı mağdurları savunan bir avukattı. Bir başkası da bugünkü hukuk düzeninden şikayet eden biriydi.
FATURAYI AK PARTİ’YE KESMEK
Hepimiz mağduriyetimizi anlatıyor, sonra da hukuk sistemini eleştiriyorduk. Lakin tartışmacılar nedense bu mağduriyetlerin faturasını ısrarla AK Parti’ye kesme eğilimindeydiler.
Oysa 12 Eylül’den beri, daha da geri giderseniz, her askeri dönemin hukuk düzeninde binlerce insanın mağdur olduğunu kolayca tespit edebiliriz. Sistem neredeyse aşağı yukarı aynı. Ancak her siyasi düşünceden, her kesimden insan aynı hukuk düzenin mağduru olabiliyor bir şekilde.
Peki faturayı AK Parti’ye kesmek neden o zaman? Çünkü en kolayı ve popüler olanı bu. Sanırım AK Parti de dahil hiçbir siyasi iktidar ya da hiçbir hukukçu şu andaki adalet sisteminin dört dörtlük çalıştığını ve mükemmel olduğunu iddia etmiyordur (Doğu Perinçek hariç).
Sorunumuz var. Ancak bu sorunu nasıl çözeceğiz? Buna dair akla, hukuka ve bilgiye dayalı bir tartışma var mı sizce?