Örgütün yaptığı eylemler, darbe girişimi ve cinayetler ürkütücü boyutta ama ben bu örgütün yapılanması ve insanı robotlaştıran sisteminin daha korkunç olduğunu düşünüyorum (örgütün bu yönüyle ne kadar ürkütücü boyutta olduğunu anlattığım 27.07.2016 yazımı mutlaka okuyunuz).
Düşünsenize, gözlerini kırpmadan insanlarımızı öldürdüler, Meclisimizi bombaladılar, halkı tankla ezdiler ve bunları yapanlar yakalanmasına rağmen şu anda pişman değil. Hatta, nerede hata yaptıklarını analiz edip, ellerine fırsat geçtiğinde daha kötüsünü yapmayı planlıyorlar eminim. Bu eylemin kendisinden daha korkunç bir şey. Nedense buraya çok odaklanmadık.
ÖRGÜTÜN ALGORİTMASI ÇÖZÜLEMEDİ
Şu ana kadar yargı mensupları haricinde örgütten ne kadar ciddi itirafçı çıktı, örgüt üyeleri ne kadar devletle ciddi iş birliği yaptı ortada. Örgütün yurt içindeki, hapislerdeki üyelerini çözecek, çökertecek ve sistemlerini dağıtacak ciddi itirafların gelmediği söyleniyor. İtirafçıları bile takiyye yaptı.
Bu örgütü inşa eden, ayakta tutan ve çözülmesini önleyen algoritmayı keşfettiğimiz kanaatinde değilim. Bu nedenle kor çekirdeğe, asıl enerji kaynağına ve üyelerini örgüte köle yapan asıl bağlara darbe vuramadık. Örgüt bu yüzden de istenilen düzeyde çözülmüyor, dağılmıyor.
Aradan bir yıl geçti ama darbenin sonuçlarını tartışmayı daha çok tercih ettik. Bu tartışmaları daha çok duygusal yapmayı seçtik. Oysa nedenleri ve nasılları daha bilimsel, araştırma ve incelemeye dayalı olarak tartışmalıydık.