Saygıdeğer liderler,
Bu mektup, yönettiğiniz halkların vicdanlarından sökülüp gelen kelimelerle yazıldı.
Yoksul, mutsuz, hüzünlü Müslümanların, yüreklerinde taşıdığı acıyla yoğrulmuş kelimelerdir bunlar.
Kısılmış seslerimizle duyuramadığımız isyanımızı, size ulaştırmak için kelimelere döktük. Bugün İstanbul’da toplanırken, belki bu mektubu okur, belki yönettiğiniz halkların ne düşündüğünü, ne hissettiğini anlarsınız.
Bir haftadır, İsrail’in fiilen, ABD’nin resmen Kudüs’ü işgalinin acısını atamadık yüreğimizden. Sokaklara çıktık, bağırdık, öfkelendik, isyan ettik ama 20 İsrail askerinin 14 yaşındaki Cüneyd’in gözlerini bağlayıp dövmesine, uçakların Gazze’de çocukları öldürmesine engel olamadık.
Pakistan’dan Fas’a, Türkiye’den Yemen’e, tüm ülkelerin sokaklarında aynı Kudüs öfkesi, aynı isyan vardı fark ettiniz mi? Liderlik yaptığınız halkların, işgal edilmiş Kudüs için yüreği böylesine sancıyla çarparken, sizlerin, bizim kadar öfkeli ve bizim kadar isyankar olduğunuzdan emin değiliz.