Ölümün yakınlarımıza ulaşmasının yaşattığı bir travma vardır. Dostlarımız, sevdiklerimiz, tanıdıklarımız ölünce, bir sarsıntı geçiriyoruz.
Ölüm bizden uzak, bize ulaşmaz fikrinin yansımasıdır bu.
Ne kadar yakın halbuki.
Son günlerde etrafımızdan ne kadar çok ölüm haberi aldık. Akif Emre Abi’nin ölüm haberi zaten sarsmıştı bizi. O günden beri kendimize gelemiyoruz.
Dostum Ümit Sönmez, aniden kardeşini kaybetti. Gençti. Geleceği parlaktı. Hayat dolu bir genç adamı toprağa verdi Ümit… Hiç beklemediği bir anda.
Bir başka dostum, Nihat Koç babasını kaybetti. Kırkını aşmıştı Nihat ama, yolda babasını kaybeden bir çocuk gibi günlerce ağladı. Sırtını dayamamıştı ama ruhunun güvendiği dağdı babası. Yokluğu, varlığının ne büyük anlam taşıdığını hissettirdi ona.