Uzun yıllardır süre gelen savaşların, "enerji" ham maddesi gasp ederek kazanmaya veya "mezhep kavgaları" yüzünden bir türlü bitmediğini kabul edenler herhalde çoğunluğu oluşturuyor.
Gerçekten de, ABD'nin liderliğini yaptığı kutup ve ona karşı olan ulusların oluşturduğu güç, fasılalarla ya çatışıyor, ya savaşıyor ya da birbirlerini tehdit ediyor.
Artık kısacası "petrol savaşları" diye adlandırılan sıcak gelişmelerin tarafları kesin olarak belli olurken, işin içine "mezhep" girince, dünya hem karışıyor hem kızışıyor.
Bir yandan, Müslümanlar arasında "mezhep" yüzünden anlaşmazlıklar bir asrı çoktandır geçerken, Kudüs'e bakış ve ibadet açısından Yahudiler'de de sertlikler bir türlü önlenemiyor.
Buna paralel Hristiyanlık alemi de, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesinden itibaren, bazı Yahudilere karşı öfkesini unutamıyor fakat gizliyor.
Bu arada, Hristiyanlar arasında bir bakıma "mezhep" yüzünden sayılabilecek "Kilise" anlaşmazlıkları zaman zaman su üstüne çıkıyor.