31 Mayıs'ta 89,83 puan düzeyinde olan Dolar Endeksi'nin 18
Haziran'da 92 puanı geçmesi ve bu nedenle, euro-dolar paritesinin
1,22 dolara yakın bir noktadan, 1,19 dolara gerilemesinin en önemli
gerekçesi, küresel piyasalardaki 'risk
iştahı'nın kırılmış olması. Risk iştahının
kırılmasının nedeni ise, yine bir kaç hafta içerisinde piyasalarda
risk iştahını besleyen 'iyimser
beklenti'lerden, ABD Doları'nın yeniden
güçlenmesine sebep olan 'kötümser beklenti'lere
geçilmiş olması. Beklentileri kötümserleştiren iki ana başlıktan
birisi, 'Kovid-19' küresel virüs salgınının seyrine dair süregelen
belirsizlik.
Belirsizliğin bir nedeni, aşılamanın nüfus büyüklüğü veya ekonomik
gerekçelerle beklenenden daha yavaş seyrettiği ülkeler nedeniyle,
salgının sonbaharda yeniden hız kazanacağı endişesi. Bilhassa, bu
konumdaki ülkelerde yayılma gücü ve sebep olduğu riskler nedeniyle
Delta Varyantı önemli bir başlık olarak karşımızda
duruyor. Bu nedenle, D varyantının sonbaharda 4. veya
5. bir dalgalanmaya sebep olup
olmayacağına dair belirsizlik algısı güçlü. Bu...