Küresel ekonomik sistemin önde gelen uluslararası kuruluşlarının
'kalkınmada yeni yaklaşımlar'
boyutunda bir arayış içinde olduğunun farkındayız. Türkiye olarak,
bilhassa son 10 yılda kalkınma hedefimizi çok daha yoğun bir
şekilde 'Tam Bağımsız Türkiye'nin
temelini sağlamlaştırmaya, perçinleştirmeye yoğunlaştırdık. 'Tam
Bağımsız Türkiye', kendi teknolojisini
üreten, kendi altyapı ve üst yapı ihtiyaçlarını
kendi mühendislerinin tasarımlarıyla gerçekleştiren, her türlü mal
ve hizmetin üretimi için gerekli olan girdileri, hammadde, ara
mamülleri kendi kaynaklarıyla, yerli ve milli kaynaklarla
karşılayan bir Türkiye anlamına geliyor. 'Tam Bağımsız Türkiye'
için tanımladığımız bu sacayaklarının finansmanı adına da
'pozitif tasarruf' vazgeçilmez dayanağı
oluşturmakta.
Bu nedenle, uluslararası ekonomik sistemden yüklü miktarda
'yabancı kaynak' kullanarak; yani
'sıcak para' olarak tanımlanan portföy yatırımları veya dış
borçlanmaya dayalı bir finansman modelinden çok; Türkiye için
öz kaynaklara...