Küresel enerji stratejilerinde her zaman iddiası olan ve dış
politika manevralarında enerjiyi ön planda
tutan ABD, günlük bazda 15 milyon varili aşan
üretimi ile dünyanın en büyük petrol üreticisi.
ABD'yi, 12 milyon varile yakın günlük üretim ile
Suudi Arabistan,11 milyonu aşan üretimle Rusya takip
ediyor. 4.7 milyon varillik günlük üretimi ile Çin 4.
sırada yer alsa da, ilk 3 ülkenin günlük üretiminden sonra,
4.5 milyon ile 5. sıradaki Kanada ve 4 milyonu aşan üretimle 6.
sıradaki Irak başka bir lige girmekteler. Türkiye, günlük 63
bin varil üretimle, dünyada, Bahreyn'den sonra, 59.
sırada.
114 ülkenin yer aldığı listede fena değiliz. Hiç üretimi
olmayan 95 ülke var. Türkiye'nin bir zamanlarki Elektrik
İşleri Etüt İdaresi gibi, ABD yönetiminin de Enerji
Bilgi İdaresi Kurumu, 2 Şubat'ta yayınlandığı Türkiye
raporunda, 312 milyon varil rezervimiz
olduğundan, 1991'de günlük üretimimizin 85 bin varil
iken, 2004'de bu üretimin 43 bin varile kadar
gerilediğinden, bugün ise yeniden 63 bin varile
yükseldiğinden söz etmiş.
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, yüzde 72 ile günlük üretimi
gerçekleştiren en önemli sektör oyuncusu konumunda.
Türkiye topraklarında üretilen günlük ham petrol,
ihtiyacın yüzde 7'sini karşılıyor. Rapor, yakın gelecekte
Türkiye'nin Karadeniz ve Ege'de petrol, doğalgaz alanında önemli
kuyu yatırımı hamlesi yapabileceğinden söz etmekte. Türkiye
Ekonomisi'nin 2003-2016 büyüme başarısı ile, 2006'da 700
bin varilin altında olan günlük tüketim, 2015 sonu 860
bin varile yükselmiş durumda ve Türkiye ham petrol
ithalatının yüzde 41'ini Irak, yüzde 20'sini İran, yüzde 11'ini
Rusya, yüzde 9'unu ise Suudi Arabistan'dan karşılamakta.
Türkiye'nin esas kritik rolü ise, dünyanın sayılı enerji kavşak
noktalarından birisi haline gelmiş olması. Sadece, İstanbul
ve Çanakkale boğazlarından tankerler aracılığı ile
geçen günlük Hazar ve Rus ham petrolü 2
milyon varili aşıyor. 1.2 milyon varil
pompalananBakü- Tiflis- Ceyhan, 1.5 milyonluk Kerkük-
Yumurtalık ve 700 binlik Erbil- Ceyhan. Dünya
üretiminin neredeyse yüzde 5'i Türkiye'den geçiyor.
ABD Enerji Bilgi İdaresi'nin raporu, Türkiye'nin
Kıta Avrupası ve Atlantik Pazarı için, en kritik önemde
enerji kavşak noktası olduğunu gösteriyor. Kıta Avrupası
dünyanın en büyük ikinci doğalgaz tüketim pazarı. Bu nedenle,
Hazar, Ortadoğu ve Rusya'nın enerji imkânlarının en
kritik önemde pazarlara ulaşması adına, Türkiye
hayati bir rol üstleniyor. 2015'te, Türkiye doğalgaz
ihtiyacının yüzde 99'unu ithal etmiş. Günlük
ihtiyacının yüzde 83'ü boru hatlarından, yüzde 'i yurtiçi
üretimden ve yüzde 16'sı ise, sıvılaştırılmış