Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) kurucu
belgesi Nahçıvan Anlaşması'nın
15. yıldönümünde, Türk Devletleri arasında 'dilde,
fikirde, işte birlik' şiarıyla derinleşen
işbirliği sürecini 'küresel düzen'in hayli zorlu,
hayli karmaşık, hayli jeopolitik gerginliklerle bezeli dönüşüm
süreci içindeki anlamıyla da idrak etmekteyiz. Temel gerçek şu;
1850'den itibaren hız kazanarak, Türk Devletleri Teşkilatı'nı
temsil eden coğrafyanın merkezinden Atlantik'in ortasına doğru yer
değiştiren 'küresel sıklet merkezi', yaklaşık 80
yıl aynı noktada kaldıktan sonra, son 25 yılda yeniden Atlantik'in
ortasında Türk Devletleri Dünyası'nın merkezine geri dönüşünü
gerçekleştiriyor. Küresel sistemdeki onca fırtına, küresel ve
bölgesel savaşların, çatışmaların özü de söz konusu kaçınılmaz yer
değişikliğinin durdurulmasına veya belirli bir dönem için
yavaşlatılmasına yönelik çırpınışların yansıması olarak analiz
edilmeli.
Özünde, dünya tarihinde farklı bir ağırlığı söz konusu olan üç
kıta, Asya, Avrupa ve Afrika'nın ekonomik, ticari, siyasi, askeri
bağlantısallık ağının merkezi de...