İlki 1953'te Kuveyt Yatırım Otoritesi olarak kurulmuş olan ülke
varlık fonları, 1971 Abu Dabi, 1974 Singapur Temasek ve 1990'daki
Norveç Kamu Emeklilik Fonu sonrasında, günümüze kadar 50'nin
üzerinde bir sayıya ulaşarak, 6-7 trilyon dolarlık bir varlığı
yönetir hale geldiler.
Uzun yıllar ekonomi gazeteciliği yapmış olan Necati Doğru'nun,
sadece Türkiye Varlık Fonu (TVF) internet sitesine bile baksa
cevaplarını kolayca bulacağı pazartesi yazısındaki ifadelerin,
yakıştırmaların anlamsızlığını vurgulamak açısından, Singapur
Temasek TVF'nin kurulması sürecine birebir örnek gösterilecek bir
ülke varlık fonudur. Bünyesinde Singapur Hava Yolları, Singtel
Telekom, Mediacorp, IHS, Centurylink, hatta az da olsa Alibaba.com
hisseleri bile olan Temasek'in sadece kurulma süreci dahi 3 yıl
sürmüş; kurulduktan ancak 20 yıl sonra TVF'nin bugünkü varlık
değerine ulaşmış. Şu anda, varlık değeri, 308 milyar dolar.
Birilerinin ısrarla anlamadıkları, anlamazlıktan geldikleri süreci
ifade etmek açısından, Türkiye'nin ilgili kamu varlıklarının Türk
halkının sahibi olduğu TVF'ye devri, söz konusu varlıkların
değerlerinin tespiti, Çay İşletmeleri (Çaykur) Genel Müdürlüğü ve
Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün anonim şirketleşme
süreçleri, tüm varlıkların TVF konsolide bilançosunda bir araya
getirilmesi, ilk açılış bilançosunun hazırlanması, ilk faaliyet
raporu olarak sıraladığımızda, ekonomi ve işletme alanında eğitim
gören bir 3. veya 4. sınıf öğrencisi dahi, bu sürecin en az 1.5-2
sene alacağını bilir, takdir eder. Buna, tüm bu süreç
tamamlandıktan sonra hazırlanacak stratejik yatırım planını dahil
edin; kurumsal yönetim ilkeleri gözetilerek, özenle yürütülen bu
süreç doğası gereği uzundur.
Bu noktada, ilk kurucu yönetim kurulu bu meşakkatli kuruluş
sürecini tamamlamış olmanın ve yeni yönetim kuruluna faaliyete
başlayabilecek bir varlık fonu devretmenin huzurunu
yaşamaktadır.
Türk Sermaye Piyasası'nın derinleşmesini sağlayacak yeni yatırım
araçlarını kazandırmak, Türkiye'nin yüksek teknoloji alanındaki
yatırımlarına destek olmak, dünyadaki diğer önde gelen varlık
fonlarıyla proje yürütmek, girişim sermayesi modeli oluşturmak,
kamu varlıklarının değerini korumak ve geliştirmek başta olmak
üzere, TVF artık küresel ölçekte 'sahaya çıkma'ya;
Türkiye için 'koşma'ya, yeni Yönetim Kurulu da pek çok değerli
proje için koşturmaya hazır. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu süreçte,
TVF bünyesindeki kamu varlıklarıyla ilgili değil talimat veya
talepleri, en ufak bir imaları dahi olmamıştır.
Varlıklarını Sayın Cumhurbaşkanımızın her icraatına karşı çıkmaya,
mesnetsiz ithamlara bağlamış olan, varlıklarını kendi eğrilerini
topluma doğru(!) olarak sunmaya çalışanların ne bugün, ne de yarın
bu millet nezdinde saygınlıkları olacaktır.
Kamu adına görev anlayışımız ise 'asla maaşı önceliklendirmemeye'
dayandığından, görevde bulunduğumuz 20 ay hiçbir maaş, ücret veya
hakkı huzur almadık. Bu nedenle, yeni yönetim kurulunun benzer
kararı da toplumda takdir görmüş, aynı yönde davranış sergilemiş
bizleri de memnun etmiştir. Ezcümle, bugüne kadar TVF bünyesindeki
varlıklara yönelik herhangi bir tasarrufta bulunulduğuna dair
hiçbir iddia ve şüpheye zerre inanmayın.