Değerli okuyucularım, bağlanma, bebek ile ona temel bakım veren kişi arasında oluşan bağdır. Bebek, annesine olan bağlılığını gülümseyerek, ağlayarak, annesini çağırarak, kızgınlığını ya da açlığını belli ederek gösterir. Bağlanmanın gelişimi için bebek ile anne arasındaki dokunmanın ve fiziksel temasın önemi kadar, annenin çocuğuyla olan sosyal iletişimi ve empati kurması da oldukça önemlidir. Bağlanmanın oluşabilmesi için annenin, sıcak ve güvenilir bir ortam oluşturması gereklidir.
Anne bebekte güven duygusu oluştururken, annenin kendisi de tatmin ve memnuniyet duygusu yaşar. Bağlanmanın sağlıklı olması bebeğe güvenli ve sıcak bir ortam sağlar. Bunun için de bebeğin ihtiyaçlarını o anda karşılamak önemlidir. Bebek, annesinin ona besin kaynağı ve duygusal bakım vereceğine güvenmelidir. Bebeğin, ilk birkaç yılda annesi ile deneyimlediği yaşantıları, daha sonraki yıllarda diğer insanlarla olan ilişkilerinde model olacak ve belirleyici bir rol oynayacaktır. Empatik ve destekleyici bir anne ya da temel bakım veren kişi, bebeğin diğer insanlarla ilişkiler kurmasına ve dış dünyayı keşfetmesine yardımcı olur. Bebeği ile tutarlı ve güvenilir bir ilişki kuran anne, bebeğin diğerleriyle olan iletişiminin sağlıklı temellerini atmış olur.
Ünlü psikolog Gordon Neufeld, çocuğunuzun ilk önce anne babasıyla kurduğu, daha sonra kardeşiyle arkadaşlarıyla ve eşleriyle kurmayı sürdüreceği her türlü ilişkinin temelini oluşturan altı bağlanma aşamasını sunuyor. Bu aşamaları inceleyelim;
Yakınlık-Bir çocuktan yakınınıza gelmesini istemekle, yakınlığı teşvik etmiş olursunuz. Yakınlık, kucaklama, sokulma ya da satranç oynama şeklinde olabilir. Çocuk, anne ve babasının kendisiyle birlikte olmaktan zevk aldığını hissetmezse, ebeveyni yerine akranlarına bağlanır. Takıntılı bir şekilde arkadaşlarının yakınlığını arar, lider olarak onları kabul eder ve sizin önerilerinizi ve yol göstericiliğinizi reddeder. Çocuklarımızın büyürken , çocukluk ve ergenlik dönemleri boyunca , kendilerini güvenilir yol göstericiler olmaya adamış ebeveynlere ihtiyacı vardır.
Aynılık- Çocuğunuzla ortak bir şeyleriniz varsa, bağınızı aynılık yoluyla güçlendirirsiniz. Bu ortaklık, ikinizin de balık tutmaktan hoşlanması da olabilir. Ebeveyniyle ortak hiçbir şeyi olmadığını hisseden bir çocuk, ya kendini son derece yalnız hisseder ya da akranlarıyla aynılık kurma çabasına girer. Ya da muhtemelen sık sık kendini yalnız hissetmeye devam eder, çünkü akranlar bağlanma ilişkilerinde son derece vefasızdırlar.