PYD’nin Suriye’de üstlendiği alanlara ABD bayrağı astığını gösteren fotoğraflar kamuoyunun hayli dikkatini çekti. Kimisi ABD bayrağı altında konumlanan PYD’ye çok şaşırdı; kimi de ABD’nin buna izin vermesine hayrette. Nasıl olur da Amerikan bayrağı, bir terör örgütünün karargahında dalgalanabilir?
Oysa bunda şaşıracak bir yan yok; PYD zaten 2003 yılında ABD’nin siparişi üzerine kurulan bir örgüt. Bu gerçeği bizzat Kandil’de PYD’nin kurulma kararını alan “Başkanlık Konseyi” üyesi beş kişiden biri olan, PKK liderinin kardeşi Osman Öcalan açıkladı.
Her fırsatta şu gerçeğin altı çizilmeli: PYD, 2003’te ABD’nin siparişi üzerine Kandil’de kurulan bir örgüttür. DAEŞ ile PYD aynı günlerde tarih sahnesine çıkmıştır. PKK’nın bugüne değin ABD’den bağımsız tek bir hareketi olmamıştır. Daha da önemlisi PKK, ABD’den habersiz nefes bile alamaz, örgütün ipleri doğrudan ABD’nin elindedir.
PKK’nın Irak ve Suriye’deki hareket planını ABD belirlemektedir; örgütün ikinci Kandil olarak anılan Sincar’a yerleştirilmesinden tutun, Suriye’nin Kuzeyindeki kantonların oluşumuna ve Güneydoğu’daki terör eylemlerinden Karedeniz’e açılmasına kadar PKK/PYD/HDP’nin her adımının arkasında ABD’nın kısa ve uzun vaadeli planlamaları, düzenlemeleri mevcut.
PKK/PYD’nin bulunduğu her yere Amerikan bayrağı asması işte bu gerçeğin itirafı anlamına gelir. Biat ettikleri asıl bayrak zaten Amerikan bayrağıdır. Kürt vatandaşların çoğu bu gerçeği yeni yeni anlıyor. FETÖ gibi PKK da bir Amerikan projesidir ve sadece bağlı olduğu o güce hizmet etmektedir.