Yerli olana alerjileri yeni değil; başlangıcı Cumhuriyetin kuruluş yıllarına kadar uzanıyor, kaynağı ise elbette dışarısı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ilk yerli otomobilini üretmeye aday şirketleri açıkladığı toplantıda yerli sanayinin gelişememesinin sebeplerini geçmişe giderek anlatmaya çalıştı. Nuri Demirağ’ın uçak fabrikası projesinin gerçekleşmeme sebebini ve devrim otomobillerinin üretiminin neden durdurulduğunu bilmeden bugün can havliyle yürütülen beka mücadelesini anlamak da mümkün değil.
Sadece bu örnekler bile Cumhuriyeti yöneten kadronun, yerli sanayinin gelişmemesi yönünde perde gerisinde Batı’ya verdiği sözleri büyük bir kararlılıkla sıkı sıkıya uyguladığını gösteriyor. Cumhuriyetin kurulduğu günden beri yerli ve milli olanı gözden düşüren sistematik bir propaganda mekanizması işliyor. Modernleşme görüntüsü altında milli olan ne varsa tahrip edildi, köreltildi, gelişimi engellendi.