Dava ruhu, peygamber ahlakıyla ahlaklanmanın adı… Davasını gaye, gayesini dava edinme hali… Bir elime güneşi, diğer elime ayı verseniz yine bu davamdan vaz geçmem Nebi (SAV) haykırışının bütün dünyevi tekliflere karşı ve bütün bir ömür boyu hal diliyle, yaşanarak söylenişi…
Dava ruhu, Allah’a adanmışlığı en yüce gaye ve hedef kabul ederek o hedefe doğru istikamet üzere yürüyüşü sevda haline dönüştürme cehdi, dönüştürme gayreti... Yani, “De ki, benim namazım, her türlü ibadetim, hayatım ve ölümüm, hepsi alemlerin rabbi olan Allah içindir”(Enam,162) ayetinin insan mahiyetinde ve ihlas boyutlu yankılanışını temsil etme keyfiyeti…
Dava ruhu, bütün kainatta okunan tevhit zikrini ruh, kalp ve bütün latifelerle duyma sonra da başkalarına duyurma ameliyesi… Yani, “Yedi gök, yer ve bunlarda bulunanlar O’nu tesbih eder; O’nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Fakat siz onların tesbihini anlayamazsınız. O halimdir, bağışlayıcıdır.”(İsra, 44) ayetini duyarak, hissederek, anlayarak okuma marifeti…
Dava ruhu...