Gel, dostum, tasdik et imanını, amelinle doğrula amentünü. Namazınla, orucunla, zekâtınla, haccınla, cihadınla tasdik et, kalbinin tasdik ettiklerini. Öyle secde et ki, Rabbin görünsün secdende. Öyle haşyet yaşa ki, kıyamında, rükûunda, ahiret tüllensin sende. Ellerini ona açarken, kalbini ağyara açma sakın. Sadece sana kulluk ederim derken, seni yalanlamasın vicdanın. Vicdanınla birlikte söyle niyazını. Kalbin vicdanını, vicdanın kalbini ve davranışların cümlesini hep doğrulasın. Sen Kâbe’ye döndüğünde kalbin de Kâbe’ye dönsün. Sen Kâbe’yi kıble edin, O da seni kıble bilsin. Mescitlerde asılı olsun bir de kalbin. İbadetle serpilsin, gelişsin bedenin.
Öyle oruç tut ki, imanın Kevser
taşısın günün sonunda iftarına. Açlık sende açılsın, bütün açlar
yerine. Karnı aç olanları da, kalbi, ruhu aç olanları da doyursun
senin orucundaki açlık. Sen oruç tutarken, o da seni tutsun,
zaaflarınla sürçeceğin yerlerde. Düşmeden yere, çıkarsın seni
göklere tuttuğun oruç. Cennetlere taşısın susuzluğunla seni. Neye
susuzluk duymuşsan hak adına, hepsine ulaştırsın, hepsine kandırsın
seni orucun.
Öyle infakta bulun ki, ebkem olsun bütün cömertlikler, senin
sahavetine bakıp. İnsanı, Allah’a, nasıl yaklaştırdığını göstersin
cömertliğin; ancak Allah’a yakınların böyle cömert olabileceğini
doğrulasın, tasdik etsin. Cimriliği sürgüne gönder cömertliğinin
şiddetli rüzgârıyla. Mal, can, bütün varlık nasıl verilirmiş Hak
uğruna, öğret çağına. Cömertlik açsın cihanda yeniden seni görüp
de.
Öyle “lebbeyk” diyerek coş ki ihrama
bürünüp, yoklukta varlık şimşekleri çaksın seni görenlerin
gönlünde. Terkleri hatve edinerek yürü Arafat’ına doğru. Her şeyden
geçmenin destanını yaz haccında.
Gözyaşlarınla yıkansın üzerindeki kefen bezin. Son urbanı giy,
ömrünün sonuna varmadan daha. Ölmeden önce ölmenin temrinlerini yap
kutsal beldede. Doğduğun gün kadar masumlaşmaya çalış, arına arına
günahlarından.
Ümmet kütüğüne kaydettirmeye uğraş
adını. Nebi-i Muhterem’e arz ederken ihtiramını, ona olan imanını
da ele versin ihtiramın. Peygamberine olan ihtiramın, aynı zamanda
peygamberine olan imanını ispat etsin.
O’nu Peygamber olarak gönderene de imanını ispat etsin, ona
ihtiramın. Ürpertin ürperti versin kalplere, onun huzurunda iken.
Peygamberine sevgin şekillendirsin edebini. Edebin, edeplendirsin
seni huzurda görenleri. Bu derin hürmet, ancak peygambere
gösterilir, ancak bir peygamber bu denli sevilir, bilsin
herkes.
İhtiramın iman, imanın sevgi ve ihtiram olsun. Takva örtüsüne bürün de gel, Kâbe imrensin örtüne. Melekleş de öyle dön, melekleri hayran et dönüşüne. Kâbe’de dönüşüne, Rabbine dönüşüne..
İblis, ümidini yitirsin artık bu haccında, içinde ışıldayan nura bakıp. Simandaki secdeyi gördükçe nedameti azık edinsin kendine İblis. Sen taşlamadan önce, o çalsın kendini oradaki dikili taşlara. Niye secde etmedim diye Adem’e, başına toprak saçsın İblis, her cemrende..