“(Bedir’de) karşı karşıya gelen şu iki grupta sizin için büyük bir işaret vardır. Biri Allah yolunda çarpışan bir grup diğeri ise gözleriyle bunları iki misli imiş gibi gören kafir grup. Allah dilediğini yardımıyla destekler. Elbette bunda basiret sahipleri için büyük bir ibret vardır.” (Ali İmran, 13)
Türkiye, meşru zeminde ve hukuki çerçeve içerisinde güney sınırında güvenli bir koridor oluşturma uğruna Barış Pınarı Harekatını başlatmış bulunuyor. Kim ne derse desin, bu harekat lüzumluydu, elzemdi, kısa ve uzun vadede Türkiye’nin huzuru, istikrarı ve bekası adına hayati öneme sahipti. Başta Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bütün ordu mensuplarımızı bu harekatta da başarılı kılması için Rabbimize dua dua yalvarıyor; bu zorlu günlerimizde bizlere yar ve yardımcı olmasını niyaz ediyoruz. İnanıyoruz ki, bu hamlesinde de ordumuz başarılı olacak, hain emeller peşinde koşanlara, ebedi ibret alınacak büyük bir hüsran yaşatacaktır. Özellikle de FETÖ hainlerine…
İbret almak, ders çıkarmak demektir. Varlık içinde, tesadüfe, rastlantıya yer yoktur. Küçük gibi görünen ayrıntılar bile, külli kaderin, ezeli mukadderatın mührünü taşıyor. İbret, bu hakikati görmenin, anlamanın ve anlamlandırmanın adı; doğruya, gerçeğe ulaşmış bulunmanın en önemli işaretidir.
İbret, konu seçmez, kişi ayrımı yapmaz. Bireysel anlamda işlev gördüğü gibi toplumsal bağlamda da aktif rol üstlenir.
Bir veli kul, kendisini irşat edenin, sabırla avını bekleyen ve sonunda maksadına ulaşarak onu yakalayan bir kedi olduğunu söyler. Bundan, ben de Hak kapısında böyle beklemem gerekir dersini çıkarır.