Kahramanımız diyor ki; o gece, lideriyle, halkıyla başta polis teşkilatı olmak üzere birçok kurumuyla birlikte yedi düvele karşı topyekûn kıyam edildi. Yakın tarihimizde gördüğümüz darbelerden çok farklı formatta ve farklı amaçları içeren bir hain kalkışma oldu o gece. Önce milleti korkutacaklar, bazı fay hatlarını kullanarak da birbirine düşürecekler, ardından da hazır bekleyen terör örgütlerini devreye sokarak kanlı bir iç savaşın fitilini ateşleyeceklerdi. Bu işin kurgusu dışarda yapılmıştı, emperyaldi.
15 Temmuzu sıradan bir darbe girişimi gibi görmeyin. 15 Temmuz tam anlamıyla bir işgal hareketiydi. Bu, öyle üç-beş askerin yapacağı bir iş değildir. Dünyayı yöneten veya dünya sistemi üzerinde etkili olan hangi akıl, güç odağı ya da ne derseniz deyin, onların 35- 40 yıldır hazırladığı bir plandır.
Bu kitabı kaleme alma nedenim, yaşanan olayları biraz daha teferruatlı olarak, biraz da işin bilinmeyen yüzlerini gün yüzüne çıkartarak, iliklerime kadar işleyen Türk Milletine ve vatana yapılan bu emperyal ihaneti deşifre etmek, hafızalara, tarihimize not düşmek için…
15 Temmuzda şehit olmuş 250 güzel insan, yaralanmış 2049 fedakâr insan için… Vatanı ve mukaddesatı uğruna meydanlara çıkmış milyonlarca insan için… O gece eşimi ve çocuklarımı güvenli bir yere götürmeye gelen, eşime de konu hakkında fazla detay vermeyen, akabinde meslektaşlarımın bu tutumundan şüphelenip bana bir şey olduğunu düşünerek, o zaman beni bir yere götürmeyin artık; gelsin o alçaklar beni ve çocuklarımı da buradan alsınlar, diyen sevgili eşim, evlatlarım Muhammed Mustafa ve Mehmet Kürşat için… Kurşunlara karşı beni korumaya çalışan ve benim önümde saf tutan onlarca vatan evladı için… Ve daha da önemlisi o gecenin ebediyen unutulmaması için…
Kitapta, FETÖ’yü işin başından beri yakın takibe almış bir emniyetçinin birinci elden tanıklıklarına ve bu yapılanmayla ilgili analizlere, yorumlara şahit oluyoruz. Birinci bölümde, kronolojik olarak 15 Temmuzu netice veren diğer belirgin olayların tahliline yer verilmiş. Gezi olayları, Hakan Fidan olayı, 17-25 Aralık olayları bu meyanda gaye ve hedefleriyle birlikte ele alınmış. Bunlara bağlı olarak 15 Temmuz darbe girişiminin söz konusu olaylarla ilintisi irdelenmiş ve bu hain darbe girişiminin vakti-şekli bilinmese de beklenen bir kalkışma olduğu üzerinde durulmuş.