Karınca tane toplar, sonra onları depolar. Sadece kendi işine kilitlenir ve başka işle meşgul olmaz. Çalışkanlık aslında budur. Enerjiyi rantabl kullanmaktır. İsabetli kararlar almak ve bu kararlar doğrultusunda adım adım ilerlemek, başı sağa sola çevirmeden, sadece hedefi düşünerek ilerlemek…
Karınca, bütün vücuduyla çalışır. Aklını kullanır, elini, ayağını kullanır; çevresiyle uyum sağlar, ferdiyetiyle birlikte ekip çalışmalarına da dahil olur.
Göz önünde bulunur; fakat kimsenin gözüne batmaz. Sonra yuvasına çekilir, orada içtimai hayatın en muntazam örneğini sergiler.
Karınca tedbirlidir. Senelik planlamalar yapar, ömrünün bu planlamalara yetip yetmeyeceğini düşünmez; bilir ki onun bittiği, tükendiği yerde bir başka karınca vazifeyi devam ettirecektir.
Karınca yol arkadaşlığını en hassas ölçülerle yaşamanın adıdır. Ölen veya yaralanan karınca mutlaka yol arkadaşları tarafından omuzlanır ve emin yerlere bırakılır.