Bir söz vardır, ‘Taklid-i zağ kepk-i hıramanı güldürür’ yani, karganın, kekliğin yürüyüşünü taklidi sadece güldürür, diye. Kılıçdaroğlu’nun hem Amerika hem de İngiltere seyahatinin bilançosu böylesine bir gülünç yürüyüş oldu. Benzemek istediği ise Recep Tayyip Erdoğan!
Taklit insanı kimyevi terkiplere benzer, nispetlerdeki az bir değişiklik onun tamamen ortadan kalkmasına kafidir. Halbuki Kılıçdaroğlu’nun, Recep Tayyip Erdoğan’a nispet edilebilecek hiçbir ortak özelliği de bulunmuyor.
Aslında Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a benzeme çabası İstanbul Belediye Başkanlığına aday olmakla başlamıştı. Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığından Başbakanlığa yükselen tek örnek olmasına rağmen, bunu genel geçer kural sanan Kılıçdaroğlu geleceğe ait bütün hayal kurgularını bu yanılgı üzerine kurdu. Zaten kazanamadı. Bütün hayalleri suya düştü. FETÖ, kasetlerle imdadına yetişmeseydi, şimdi çoktan unutulup gitmişti. Keşke öyle olsaydı da bugün düştüğü hallere düşmeseydi.
Görülen o ki, Kılıçdaroğlu’un Amerika’ya, İngiltere’ye yaptığı yolculukları, dostlar...