Milyonlarca insan enkaz altında kalmış.
Kimi anasını, babasını, bacısını, kardeşini; kimi sevdiğini, eşini, çocuğunu kaybetmiş.
Kurtarma ekipleri kimine ulaşmış, kimine ulaşamamış.
Doğal olarak herkes canının yandığı yerde bir ekip istiyor. Herkes, hemen müdahale edilmesini bekliyor. Gözyaşları hepimizin içine akıyor.
İşte tam bu anda ya bir kamera ya bir cep telefonu kayda geçiyor:
“İnsanlar perişan. İnsanlar canlı canlı ölüyor. Burada battaniye yok. Çadır yok. Hatta insanlar içecek su bile bulamıyor.”