Suriyelilere vatandaşlık verilme koşulları, bu ihtimalin gündeme
gelmesinin akabinde, sekiz gün önce yayınlanmıştı. Okuduk, kanaat
edinmeye çalıştık, çalışıyoruz. Fakat sanki henüz bu şartlar
açıklanmamış gibi kanaat önderleri, merkez medyada söz söyleyenler
“neymiş bu koşullar, bir türlü açıklanmıyor, bu kadar milyon kişiyi
ne yapacağız, kendimize zor bakarken” türünden şikayetlerin önünü
açıyor, gündemden bihaber muhalif söylemler yayıyorlar.
Sahiden şaşırmamak elde değil. Değer mi! Onların bu vurdumduymaz
tavrı, çatışmaları da körüklüyor memlekette, sinirler sanki hiç
gergin değilmiş gibi daha da geriliyor. Mesela dikkatimi çeken
maddelerden sadece bazıları şöyleydi:
Suriyeliler vatandaşlığa peyderpey alınacak. İlk etapta aranan
mesleki nitelikler göz önünde bulundurularak 30-40 bin kişi
vatandaşlığa geçecek. Toplamda en fazla 300 bin kişinin Türk
vatandaşı olması hedefleniyor. Varsa, bu kişilerin Türkiye'deki
aileleri de vatandaşlık hakkı kazanmış olacak.
Mevcut hükümlere göre, vatandaşlık hakkı için yabancıların
Türkiye'de 5 yıl kalmış olmaları gerekiyor. Bundan az süredir
Türkiye'de olanların vatandaş olabilmesi için ancak yeni
düzenlemeler yapılması gündeme gelebilir. Vatandaşlığa alınacaklar
için güvenlik soruşturmaları –ki terörist sızabilir endişesi
herkesin ortak kaygısı- devlet tarafından yürütülecek.
Parası olan ve yatırım yapamayan Suriyeli işadamlarının önü
açılacak. Vatandaşlığa geçenler bir yıl içinde yapılacak seçimlerde
oy kullanamayacak. Rejim muhalifi olan bazı kritik isimlerin,
vatandaşlık yoluyla can güvenliği sağlanacak. Bu isimlerden
istihbari olarak da faydalanılabilir.