Geçenlerde İsmail Kılıçarslan, kendine özgü üslubuyla meseleyi
anlatmıştı. Bu vesileyle bendeniz de acizane kayda geçirmek
niyetiyle biraz daha devam edeyim. Daha önce defalarca yazdım
mesele ettiğimiz bu mevzuları, ama seçim öncesi o kadar çok
'içeriden' eleştiri dinledim ki, okuru şahit tutma
ihtiyacındayım.
Evet, medeniyet tasavvuru sadece ekonomi ve siyaset ile gerçeğe
bürünemeyeceği için, bize şimdilerde en fazla lazım olan ruhtur.
Köprü yapmak, tarihi eserleri restore etmek, bina ve yol yapmak
elbette çok önemli. Gelgelelim Başbakan'ın ifadesiyle duyguların
restorasyonu dönemindeyiz. Ve bir medeniyetin büyük ve çoğulcu
olabilmesi, evrensel değerlerini ihya edebilmesi için kültür ve
sanatın aşk ile, zevk ile idrak edilmesi gerekiyor. Medeniyetin
ruhu, nefesi. Niyetine...
Kılıçarslan, bu insiyakla yola çıkan belediyelerin kültür sanat
faaliyetlerine değinmeye nereden başladıysa, ben de oradan
başlayayım. Zira mevzuyu mesele haline getiren yer de burası.
Başlangıcı.