Gazi Meclis'in bahçesindeydim. 15 Temmuz işgal girişiminde
bombalanan ve henüz yaralarını sarmaya başlayan meclisimiz güvenlik
sebebiyle şu süreçte ziyaretçilere kapatılmış olsa da, içeride
gazetemizin Başbakanlık muhabiri Fazlı Şahan beni bekliyordu.
Girdim.
Uzun yol boyunca usul adımlarla yürürken dışarıda bombalardan
birinin açtığı çukuru gördüm. Gözümün önünden tanık olduğum son
elli yılı geçti demokrasimizin. Kapatılan partiler, meclise
alınmayan milletvekilleri, yemin krizleri, koalisyon pazarlıkları,
kurulan ve kurulamayan koalisyonlar, mahkemeler, faili meçhul
cinayet ve katliamlar, muhtıralar, ihtilaller, anarşi yılları,
terör, küresel teröristler, canlı bombalar, mecliste temsil imkanı
varken ellerinde silahla dağa yollananlar, isyan edip araç yakan,
okul, yuva, yurt yakanlar... Meğer daha fazlası varmış.
***
O gece F16'ların attığı bombalardan sonraki saatlerde,
helikopterden askeri kuşatma için meclise düzenlenen saldırıda
delik deşik edilmiş kapılara bakıyordum. İçerde az sayıdaki
görevlinin karşı koymasıyla savuşturulan bu kalkışma, o çukur, şu
kapılar derken... Kim bilir içerisi nasıldı.
Kopmuş avizeler, yıkılmış duvarlar, tepede açılmış kocaman
yarıklar, inmiş cam çerçeveler, moloz yığınına dönen odalar,
merdivenler, tanınmaz haldeki koridorlar, kolonlar, yer yer
harabeye dönmüş, toz toprak yığınını andıran bölümler...
Başbakanlığın önüne vardığımda ise kalakaldım.
Bütünüyle bakınca net biçimde görülüyordu; bu bombaların hedefi
öyle göz dağı vermek filan değil, asıl olarak yok etmekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi 15 temmuz gecesi meclis kapalı
olduğu halde bombalar esnasında meclise koşan 100'ü aşkın
milletvekilinin meclisi çalıştırması demokrasiye nasıl sahip
çıktığımızın da bir göstergesiydi.
Meclisi bombalayan F16 pilotlarından birinin itirafları aynı
dakikalarda geldi. Türksat'ı ve Ankara'da daha altı yeri
bombaladığını kabul etmiş, Fetö'ye hizmet ettiğini ise bilmediğini
söylüyordu Yüzbaşı Türk ve şöyle diyordu: “İkinci verdikleri
koordinatın şehir içi olduğunu kendilerine ilettim, onların da
'sıkıntı yok, atış serbest' demeleri üzerine belirttikleri yeri
(TBMM) bombaladım!”