Özellikle Kürt hareketi etrafındaki kadınların imzaya açtığı
birbirinden barışçıl bildirilere bakıyorum. Bir de silahlı eğitim
verilerek cepheye sürülen, canlı bomba olmak üzere yetiştirilen kız
çocuklarının görüntüsüne bakıyorum. Vücutlarını patlatan kadın
militanların barış bildirisini aynı kelimelerle yazdığından tabii
ki hiç emin olamıyorum!
Böyle işte... Döne döne silahlı çatışmaları konuşuyoruz. Benzer
taktikler, birbirine yakın senaryolar, gelip geçen başka başka
kuşaklar... Ne kadar benzerse benzesin, her şey bir kez yaşanıyor.
Bir geçtiğin yerden bir daha geçmediğinden, bir geçtiğin ile
sonraki geçtiğin aynı sen olmadığından... Döne döne... Açık uçlu
daireler çiziyorsun.
İki ucu birbirine değdirmeden, kesintisiz bir dönüş hali; içeri
doğru kapanarak, dışarı doğru açılarak... Hep ol noktanın sırrında
bir nefes olarak...
Bir başka şeye dönüyoruz...
Elmalı'ya döndük bu yıl da. Erken sonbaharın altın parıltıları
eşliğinde.
Geçen yıl bu vakitler ilk kez gelmiştim buraya. Barışın, esenliğin,
huzurun, selamın canlı mahalli burası.