Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman’ın din ve laiklik
ekseninde yaptığı konuşma, özellikle “Laiklik yeni Anayasa’da yer
almasın” çıkışı, kamuoyunda büyük gürültülerin kopmasına sebebiyet
verdi.
Doğrusunu söylemek gerekirse, sayın Kahraman’ın niyeti ne olursa
olsun, onun bu çıkışı bir talihsizlik oldu ve faydadan çok zarar
getirdi. Zira, öncelikle kendi partisi onun bu yöndeki açıklamasını
yerinde bulmadı ve sahip çıkmadı.
Aynı şeyi, yine partisinin felsefesini taşıyan hükûmet cenahı için de söylemek mümkün.
Bu mesele hakkında Saray’dan nasıl bir tepki geleceği ise, henüz meçhûl; ancak, hükûmetin zıddına bir açıklamanın yapılması yine de beklenmiyor.
* * *
Öte yandan, Başkan Kahraman tarafından en hassas noktalara fırlatılan taşlar, ne zamandır sakinleşmiş görünen kurbağa sürüsünü fenâ halde ürkütmüşe benziyor.
Özellikle “Laiksiz bir Anayasa” taşıyla ürkütülen kurbağalar, öylesine bir cayırtı koparmaya başladılar ki, kulakları sağır edecek bir raddeye çıktı.
Bakalım, hiç gereksiz yere kopartılan bu fırtına dinecek mi, yoksa beraberinde yeni fırtınaların kopmasını mı tetikleyecek; yakında belli olur.
* * *
Meydana gelen şok sarsıntının dinmesini zorlaştıran bir nokta da şudur: Söz konusu talihsiz çıkışın sahibi Meclis Başkanıdır. Bu makamı işgal eden kişiden, çoktandır bir Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurması ve her kesimden temsilciyi bir masa etrafında toplaması bekleniyordu. Esasen, normali de budur zaten.