Mevsim, tam da okuma mevsimi... Aslında, bu ümmetin fertleri,
yılın her günü, günün her saati okumalı, okuyabilmeli.
Şu hararetli yaz mevsiminde ise, başka zamana nisbeten daha çok
okumalı, okumaya eğilmeli.
Zira, çoğu kimse ya zaafına mağlûp düşerek, ya da genele yayılan “tatil havası”na kendini kaptırarak, serâpa zarar veren bir rehavet dalgasına kapılıveriyor.
Bu durumda, aklı başında olanların, şuur ve irade kuvvetini kullanarak, kendini daha ziyade okumaya vermesi, tarifsiz bir kazancı temin eder.
Ne mutlu, yakınlarını ve aile büyüklerini de ikna ederek, bu iradeyi gösterebilenlere...
* * *
Evet, kimileri için tâtil, yani atâlet-rehâvet günleri olan sıcak yaz ayları, kendini bilen, ilim ve irfânını geliştirmek, dahası, mânevî sermayesini büyütmek isteyenler için en büyük imkân ve fırsat zamanıdır.