Kudüs merkezli kriz her geçen gün daha da tırmanma eğilimi gösteriyor. Gelişmeler, ABD-İsrail ikilisi tarafından bir geri adım atılmadığı takdirde, sürecin şiddet-savaş ağırlıklı yeni bir sürece evrileceğini gösteriyor. Bu yeni süreçte farklı ittifakların-dengelerin ortaya çıkışı ise, hiç bir şekilde sürpriz olmayacaktır. Nasıl mı? Bunun için ABD Başkanı Donald Trump’ın “Kudüs Kararı” ve sonrasındaki bir kaç açıklamasına bakmamız gerekiyor.
Öncelikle Trump’ın, Kudüs kararının gerekçelerini açıklarken kullandığı şu ifadenin altını çizelim: “Önceki başkanlar bunu seçim vaadi olarak söylemiş ancak gerçekleştirmemiştir. Ben bu vaadi gerçekleştiriyorum. Bu çok önceden verilmiş olması gereken bir karardır. Kudüs sadece üç büyük dinin kalbi değildir. Aynı zamanda dünyanın en başarılı demokrasilerinden birisinin de merkezidir.”